{ "title": "Boğaz Enfeksiyonu İçin Antibiyotik", "image": "https://www.antibiyotik.gen.tr/images/bogaz-enfeksiyonu-icin-antibiyotik.jpg", "date": "19.01.2024 20:14:32", "author": "ALİ ATAY", "article": [ { "article": "
Boğaz Enfeksiyonu İçin Antibiyotik, boğaz enfeksiyonun tanımını yapabilmekten öte anatomik bir tanı şarttır. Çünkü insanlarda boğaz adı verilen bir organ bulunmamaktadır. Boğaz kısmı vücudumuzun bir bölgesi olarak bilinmektedir. Bu bölgede ise farklı birçok organ yer almaktadır. Bu bölgede yaşanan tüm enfeksiyon çeşitlerine tıp literatüründe üst solunum yolu enfeksiyonu adı verilmektedir. Halk arasında bilinen en yaygın ismi boğaz enfeksiyonu olduğu için bu ad ile bilinmektedir. Bu boğaz enfeksiyonu rahatsızlığına karşı alınacak tedbirlerden birisi olan antibiyotik kullanımı için ise hastaların çok dikkatli olmaları gerekmektedir. Doktoruna danışmadan alınan antibiyotikler olumsuz sonuçlar yaratabilir.

Tedavisi ve alınacak önlemler arasında antibiyotik kullanımının gerekliliği

Tedavisi yapılmayan boğaz enfeksiyonu rahatsızlığı kan dolaşımına karışabilir ve bunu ardından da romatizma ateşi ile septik şoklara neden olması ilerleyen süreçlerde ciddi sorunlara neden olabilir. Hasta sürekli bilinç bulanıklıkları yaşayabilir. Nefes darlığı ile dilde ve boğaz çevresinde ani şişmeler oluşabilir. Hasta eklem ağrıları çekip sürekli kendini baygın hissedebilir. Böyle bir durumda hastayı acilen hastaneye götürmek gerekmektedir.

İlk olarak şunu unutmamamız gerekmektedir ki üst solunum yolu enfeksiyonun çoğu viraldir yani antibiyotik gerektirmeyebilir. Ancak ne yazık ki hastaların yoğun baskı ile doktora gitme endişesi sebebiyle genellikle antibiyotik kullanımı bilinçsiz bir şekilde kullanılmaktadır. Çünkü bir bireyin boğaz enfeksiyonu sonucu yani üst solunum yolu enfeksiyonu kapması sonucu antibiyotik kullanımı için bazı kriterler gerekmektedir.

Boğaz enfeksiyonuna karşı antibiyotik kullanımı için gerekli olan şartlar
Burada dikkat edilmesi gereken nokta eğer yukarıda bahsedilen bulgular bulunmadığı sürece kesinlikle antibiyotik kullanmamalıyız. Antibiyotik alınmasını tavsiye etmeyin ve eğer size antibiyotik veriliyorsa her ihtimale karşın doktorunuza danışmanız gerekir. Aksi halde yan etki gösterebilir.

Her soğuk algınlığında antibiyotik kullanımının tehlikesi

Oldukça basit ve şiddeti az olan bir soğuk algınlığına kaşı hastalar hemen antibiyotik kullanımına başvurmaktadır. Bu hasta için oldukça yanlış bir durumdur. Çünkü soğuk algınlığının kendine özgün bir tedavi şekli bulunmamaktadır. Viral etkenler devreye girdiği için hastalara antibiyotik vermenin de bir anlamı yoktur. Böyle bir durumda antibiyotik kullanımı ikincil olan bakteriyel enfeksiyonların önüne geçemediği gibi boğaz çevresinde dirençli olan bakterilerin daha iyi yerleşmesine de sebep olmaktadır. Soğuk algınlıklarında sürekli oluşan kalın, renkli ya da opak halde bir akıntı meydana gelmektedir. Bu durum ise kapılan enfeksiyonun bakteriyel kaynaklı olduğu göstermeyebilir. Bu sebepten ötürü sadece bir hafta geçse bile kliniği tedavi olmayan vakalarda antibiyotik kullanılabilir. Tedavisi için ise huzursuzluğu azaltmak ve ateşi düşürmek adına ilaçlar ile burun tıkanıklığını yok etmek için ise serum fizyolojik alınabilir. Bilinçsizce alınan antibiyotik kullanımı antibiyotiklere karşı geliştirilen bakteriyel direnci arttırdığı için ve yapılan araştırmalar doğrultusunda yeni keşfedilen ilaçların dahi birkaç yıla kalmadan kullanılamaz hale gelmesine sebep olmaktadır.

Kullanılan antibiyotiklerin yarıda kesilmesi tehlikesi

Eğer antibiyotik kullanımını yarıda keserseniz yine bakteriyel direncin gelişmesine katkıda bulunmuşsunuzdur demektir. Bu yüzden antibiyotik kullanımını düzene sokmanız gerekmektedir. Bunun içinde sürekli olarak doktorunuza danışmanız gerekmektedir. Aksi halde olumsuz sonuçlar doğurabilir. Bunun yanı sıra doktorlara da önemli sorumluluklar düşmektedir. Özellikle tıp fakültesinden mezun olan öğrencilere antibiyotiğin doğru kullanımı hakkında detaylı bilgi aktarılmalı ve hizmet içi eğitimin doğru yapılması gerekmektedir. Bunun yapılması halinde hastaların antibiyotik kullanımının nasıl olacağı hakkında sağlıklı bilgi verebilirler. Böylelikle hem ortaya çıkabilecek antibiyotik direnci tehlikesi önlenmiş olur ve hem de ülkenin maddi anlamda ekonomisine katkıda bulunulmuş olur.
" } ] }